Zeytinlik'de taflan ağacından düştüm
Erikliman'da boğuldum
Çınarlar’da at kestanesi
Kale’de keçi boynuzu kemirdim
Vali Konağı’nın merdivenlerin de aşık oldum
Gemiler Çekeği'nde dayak
Samantaş'da kara tenekede midye yedim
Menderek'te istavrit
Gogora'da izmarit
Bodümeli'nde dilek tuttum
Kolsuzun Plajı’nda gençliğimi unuttum
Sokakbaşı'nda bir dolu umuttum
Sis Dağı’nda kuş gibi buluttum
Eyy Şehr-i Canan
Öl desen düşünürüm de
Git desen gidemem ki